TCK 245 MADDESİ KAPSAMINDA BANKA VEYA KREDİ KARTININ KÖTÜYE KULLANILMASI SUÇU -1

5237 sayılı Türk Ceza Kanununda(TCK) “banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçu” Onuncu Bölümde Bilişim Suçları Başlığı altında düzenlenmiştir.

TCK 245. maddesi 01/06/2005 tarihinde 2 madde olarak düzenlenmiştir.

29/06/2005 tarih ve 5377 sayılı kanun ile maddeye 2. ve 4. fıkralar eklenmiş, 3. fıkranın üst sınırı arttırılmış ve adli para cezası ilave edilmiş, 06/12/2006 tarih ve 5560 sayılı kanun ile de 5. fıkra eklenmiştir.

5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 245. maddesi uyarınca;

Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması

            Madde 245 – (Değişik: 29/6/2005 – 5377/27 md.)

             (1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

    (2) Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

             (3) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

             (4) Birinci fıkrada yer alan suçun;

             a) Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin,

             b) Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın,

             c) Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin,

             Zararına olarak işlenmesi hâlinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.

  •  (Ek: 6/12/2006 – 5560/11 md.) Birinci fıkra kapsamına giren fiillerle ilgili olarak bu Kanunun malvarlığına karşı suçlara ilişkin etkin pişmanlık hükümleri uygulanır.

Yasak cihaz veya programlar

             Madde 245/A- (Ek: 24/3/2016-6698/30 md.)

             (1) Bir cihazın, bilgisayar programının, şifrenin veya sair güvenlik kodunun; münhasıran bu Bölümde yer alan suçlar ile bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle işlenebilen diğer suçların işlenmesi için yapılması veya oluşturulması durumunda, bunları imal eden, ithal eden, sevk eden, nakleden, depolayan, kabul eden, satan, satışa arz eden, satın alan, başkalarına veren veya bulunduran kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Maddede düzenlenen suçlar;

1-Gerçek bir banka veya kredikartını kötüye kullanmak,

2- Sahte banka veya kredi kartı üretmek, satmak, devretmek, satın almak veya kabul etmek,

3- Sahte bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya bir başkasına yarar sağlamak

Bu suçun oluşması için ; (banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması)

– Başkasına ait gerçek bir banka veya kredi kartı olmalı ve

– Bu banka veya kredi kartını her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kişinin, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bu kartı kullanarak veya kullandırtarak kullanma neticesinde kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekecektir.

Suçun Konusu:

  • Gerçek bir banka veya kredi kartı kullanılması
  • 5464 sayılı “Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 3. maddesinde ; Banka Kartı: “Mevduat hesabı veya özel cari hesapların kullanımı dahil bankacılık hizmetlerinden yararlanmayı sağlayan karttır.”,
  • Kredi Kartı: “ Nakit kullanımı gerekmeksizin mal ve hizmet alımı veya nakit çekme olanağı sağlayan basılı kartı veya fiziki varlığı bulunmayan kart numarası şeklinde” tanımlanmıştır.

Bilişim Suçları alanındaki tüm Blog yazılarımıza bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

Hukuk ve Bilişim Dergisi 9. Sayısı’na ulaşmak için bağlantıya tıklayınız.

Yazar: Av. Bekir KARADAĞ