Hukuk Nereye Gidiyor?
Konuk Yazar: Av. Turgay ÖZCAN
Giriş
Dünyada Covid-19 çıkmadan önce kaleme almayı düşündüğüm ancak iş yoğunluğundan ötürü kaleme alamadığım düşüncelerimi aktarmaya çalışacağım. (hukuk)
Hiç unutmam yıl 1994-1995 dönemleriydi. Kartal 3.Sulh Ceza Hakimi Nurettin ÇAĞLAR uzun uğraşlar sonucu Kartalda 5.Asliye Cezayı kurdurmuş ve hakimi olmuştur. Bir gün bana ‘Turgay Bey, bundan sonra duruşmalarımın zaptlarının bir örneğini bilgisayarıma kopyalayacağım, bana bu konuda yardımcı olabilir misin?’ demişti. Elimizden gelen yardımı yapacağımızı belirttik. Daha sonra hakim Nurettin ÇAĞLAR katipleri de organize ederek duruşmaları bu şekilde yapmaya başladı.
O dönem Yargıtay’da dosyalar hızlıca gelirdi. Bir gün beni odasına davet etti. Anlattığına göre bilgisayardan çıktı alarak karar verdiği dosyayı Yargıtay usule aykırı bularak bozmuştu. Bozma sebebi olarak da bilgisayar çıktılarını duruşma zaptı olmayacağını belirtmiş, normal daktilodan çıkması gerektiğin beyan etmişti. O günleri düşününce nereden nereye geldik…
Aktif olarak 2010 yılından itibaren Uyap kullanılıyor, Uyap’ın yeniliklerini en baştan beri kullanan avukatlardan biriyim.2007 asıl başlangıç olarak gözükse de 2010 yılından beri Avukatlara tavsiye olarak gösterilmiştir. Uyap’a girmek için kullandığım e-imzayı pazarlayan kişi ‘Ya Avukat Bey, 10 avukata götürüyoruz 2’si kabul ediyor’ demişti.
Esasen Uyap’ın en başından itibaren hedefi özellikle avukatların kendi büroları üzerinden SEGBİS yoluyla duruşmalara katılabilmesi ve yargılamanın dizayn edilebilmesidir.
Bu kuruluş amacını Adli Personel veya Hakim, Savcı takımından bilen yok gibi bir şeydir. Adalet Bakanı’nın Covid-19 için de almış olduğu karar eğer yanlış aktarılmadıysa 2021 yılında avukatların, ofislerinden duruşmalara katılması düşünülüyordu.Covid-19’un pandemi haline gelmesi ile beraber şu gerçek net olarak ortaya çıktı ki, bu projenin hayata geçmesi gerekmektedir. İstisnalarını hakim ve tarafların ortak iradesiyle belirleyeceği SEGBİS yoluyla duruşma açılması ve orada tanıkların dinlenmesine yoğunlaşabilecek düşüncelerdendir. Böylelikle avukat duruşmaya SEGBİS yoluyla bizzat katılmak istiyorsa bu hakkını kullanabilecek, duruma göre müvekkilini de yanında duruşmaya dahil edilebilecektir.
DÜNYA HUKUKU VE TÜRK HUKUK SİSTEMİ
Gelişmiş ülkelerde öncelikle avukatlar üzerinden dizayn edilmişştir. Avukatın rolü ön planda olup, öncelikle tüm çözümler denenip daha sonra uyuşmazlık mahkemeye getirilmektedir. Dünya örneklerinden bahsedecek olursak, ülkemizden de anlaşılacağı üzere kendisine dava gelen avukat bir hukuk veya ceza dosyası ile alakalı tüm delilleri sunmasını ister. Akabinde kendisine 14 gün süre verir ve kendisine bir avukat tutmasını ister. Şayet karşı taraf avukat tutmadı ise, Adliyeye başvurarak bir vekil ile temsil edilmek ister. Karşı taraf da belli bir süreyi geçmemek kaydıyla taraflar arasındaki anlaşmayı yerine getirmeye çalışırlar. Bu sürede taraf vekillerine devlet ya da kamu kurumlarında özel ticari bilgiler ve kişilik sınırlarına ulaşabilmesi hariç her türlü kolaylık sağlanır. (Arabuluculuk ve uzlaştırma ile karıştırılmasın lütfen.) Her iki taraf anlaşamaz ise mahkemeye başvurulur. Hakim tarafları veya vekilleri dinleyerek süre verir veya doğrudan karar verebilir. Tarafların anlaşamaması durumunda mahkeme masraflarının yüksek tutulması gibi caydırıcı etkenler getirilebilir. Eğer bu durumu Amerika’daki gibi avukatlar körüklüyorsa para cezası da verilebilir. Burada avukata mesleki yükümlülük anlamında sorumluluk yüklenebilir.
Sonuç
Sonuç olarak, vermiş olduğum örneklerden de anlaşılabileceği üzere, avukatın rolü ön plandadır.
Ayrıca usul ekonomisi anlamında da değerlendirildiğinde ihtilafın yargıya taşınmadan önce avukatlar yoluyla çözülmeye çalışılmasıyla gerek kamunun gerekse de kişilerin yapmış olduğu yargılama giderlerini azaltacağı aşikardır.